TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI KAYNAK SİTESİ

Edebiyat'a dair her şey alikaramanhoca.com 'da

Üyelik Girişi
KAHRAMAN KADINLARIMIZ
TÜRK BASINININ TARİHSEL GELİŞİMİ
EDEBİYAT KONU ANLATIM VE SORU ÇÖZÜM VİDEOLARI
TYT-AYT ÖNEMLİ HATIRLATMALAR
SINIFLARA GÖRE DERS NOTLARI
TÜRKÇE (DİL VE ANLAM BİLGİSİ)

ZAMİR(ADIL)

ZAMİR(ADIL)

İsmin yerini geçici olarak tutabilen, isim gibi kullanılabilen, isim soylu kelimelerle bazı eklere zamir denir.

Mehmet'ten gördüm > Ondan gördüm.

Kitabı buldun mu? > Bunu buldun mu?

Öğrenciler sınıfa girdi > hepsi/herkes sınıfa girdi.

 

Zamirlerin Özellikleri

  • İsim soyludur.
  • Bir ya da birden fazla ismin yerini tutabilir.
  • Anlamdan çok görev yönü ağır basar.
  • İsimlerin yerini geçici olarak tutar.
  • İsim çekim eklerini (hâl, iyelik, çoğul ekleri) -genellikle- alabilir, cümlede isim gibi kullanılabilir.
  • Tekil ve çoğul şekilleri vardır.

Zamir Çeşitleri

1. Şahıs(Kişi) Zamirleri: İnsan isimlerinin yerine kullanılan zamirlerdir: "ben, sen, o, biz, siz, onlar, bizler, sizler."

-Tamlayan eki (ilgi hâl eki)ni alabilir; iyelik eklerini almaz. Bu durumda şahıs zamirleri tamlamalarda ancak tamlayan olarak kullanılabilir.

Bu tamlamalarda sonradan tamlayan düşebilir.

Benim kalemim, senin defterin, onun çantası, bizim okulumuz, sizin sınıfınız, onların bahçeleri, bizlerin kaygısı, sizlerin iyiliği...

Kalemim, defterini al, çantası, okulumuz, sınıfınız, bahçelerine bak...

Bu tür tamlamalarda tamlayan vurgulanmak istenirse düşürülmez:

Çocuklar yalnız sizin sözünüze inanırlar. (Başkasının değil, senin. Burada "sizin" kelimesi atılırsa cümle başka türlü anlaşılır.)

Biz bugün senin misafiriniz. (Başkasının değil, senin.)

"ben" ve "sen" zamirleri yönelme hâl eki aldıklarında kökte ses değişikliği meydana gelir:

Ben > bana

Sen > sana

"sen" yerine saygı ve incelik olsun diye "siz" de kullanılır. Tabi bu durumda yüklem de çoğul olmalıdır.

Siz bu olayı görmediniz mi?

Böbürlenmek, büyüklenmek amacıyla "ben" yerine "biz" kullanılabilir:

Böylelerinin hakkından gelmesini biliriz biz. 

2. Dönüşlülük zamiri

 Şahısları pekiştirerek bildiren ve fiildeki işin, özne tarafından bizzat yapıldığını ya da yapana dönüşünü bildiren zamirdir. Şahıs zamiri olarak da bilinir:

Dönüşlülük zamiri "kendi"dir.

Bu zamir diğer zamirlerden farklı olarak bütün iyelik eklerini alabilir. İyelik eklerini üzerine hâl ekleri getirilebilir. Hangi iyelik ekini alırsa o şahsın yerini tutar.

Kendi-m-de

Kendi-n-den

Kendi-si-n-i

Kendi-miz-in

Kendi-niz-le

Kendi-leri-n-ce

İyelik eki almadan tamlayan olabilir.

Kendi elim

Kendi arkadaşın

Kendi babası

Kendi evimiz

Kendi okulunuz

Özneyle (isim veya zamir) birlikte, pekiştirme görevinde (bizzat anlamında) kullanılır:

"Saide Hanım, bir kitap okuyordu. Başını kaldırdı, kocasını süzdükten sonra:

-Siz kendiniz de inanmıyorsunuz ya! dedi.

-Ama inanılır şeyler mi? (Memduh Şevket Esendal; Saide)

Ben kendim de yaparım. (pekiştirme- bu durumda anlatım bozukluğu olmaz.)

Vali Bey, kendisi emir vermiş.

O kendisi okusun.

Evi siz kendiniz görmelisiniz.

Fiilin özneye dönüşünü bildirir:

Çocuk kendisi yıkanmış.

Tamlama hâlinde ve tek başına yapılan bir işi anlatmak için kullanılabilir:

"Yüzlerce defa kendi kendime sorduğum bu suale içimizdeki yanık, hicranlı sesten aynı cevabı alıyordum..."

"Tabiatın pek nafile yere bana verdiği bu gençlik hazinesinin kendi kendine tükenip gittiğine sızladım..." 

                                  (örnekler alıntı.)

3. İşaret zamirleri

İsimlerin yerini işaret yoluyla tutan zamirlerdir.

İyelik eki almaz, diğer isim hâl eklerini alabilir. Dolayısıyla isim tamlamalarında ancak tamlayan olabilirler.

bundaki, burada, onlarla, şundan, ötekiler...

bunun rengi, buranın havası, onların evi, ötekinin bahçesi...

Başlıca işaret zamirleri şunlardır: "bu, şu, o, bunlar, şunlar, onlar, öteki, beriki, bura, şura, ora, burası, şurası, orası, böylesi, şöylesi, öylesi..."

Bunu kim yaptı?

Şunda ne var?

Benim kitabım o değil.

Bunlar size ait.

Ötekini kardeşime verdim.

Beriki arkadaşımda kalsın.

Burası da fena değil.

Şurası yakın sayılır.

Böylesi, insanı rahatsız eder.

Öylelerinden her zaman kaçarım.

"bu, şu, o, öteki, beriki, böylesi, şöylesi, öylesi" kelimeleri çeşitli görevlerde kullanılır:

bu: işaret zamiri > Bunu biliyor musun?

işaret sıfatı > Bu bilgiyi nereden aldın?

şu: işaret zamiri > Şunu görmüştüm.

işaret sıfatı > Şu eşyaları taşıyalım.

o: şahıs zamiri > O bu akşam gelmeyecek.

işaret zamiri > O benim kitabım.

işaret sıfatı > O kitap benim.

Aşağıdaki kelimeler de hem işaret zamiri hem de sıfat olarak kullanılabilir.

Öteki -> Ötekini sana getirdim.(zamir)                   Öteki kalemi ver.(sıfat)

Beriki -> Beriki bende kalsın. (zamir)                      Beriki kalem sende kalsın(sıfat)

Böylesi -> Böylesi, insanı rahatsız eder.     Böylesi davranışlar.

Bu kelimelerin sıfat mı zamir mi olduklarını anlamak için şunları yapabiliriz:

İsmin yerini tutuyorsa zamir, ismi niteliyor ya da belirtiyorsa sıfat

Tekilleri ve çoğulları var mı? Çoğulları vardır.

Sıfatlar hâl ekleri almaz, zamirler alır.

                                                                        (BAZI ÖRNEKLER ALINTIDIR.)

4. Belgisiz zamirler

Hangi ismin yerini tuttuğu açıkça belli olmayan zamirlerdirBunların çoğu, belgisiz sıfatlara çekim eki getirilerek yapılır. "biri, birisi, hepsi, kimi, kimisi, hepsi, tamamı, herkes, kimse, hiç kimse, çoğu, bazısı, birkaçı, birazı, birçoğu, başkası, her biri, öteberi, şey..."

Belgisiz sıfattan yapılanlar: "birkaç-ı, bazı-ları, bir-i, pek çoğ-u, pek az-ı, bazı-sı, tüm-ü, bütün-ü, bir kısm-ı, her bir-i, başka-sı, hiçbir-i..."

"filân" kelimesi de olduğu gibi hem sıfat hem zamir olarak kullanılır.

Hepsini tekrar çağırdılar.

Kimi de gelmeyi hiç düşünmedi.

Oraya hepsinin gitmesi gerekiyordu.

Tamamından başkan sorumludur.

Herkes öyle düşünmez.

Çarşıdan ne kadar öteberi aldın?

Bazıları bu sabah gelmeyi düşündüler.

Biri yer biri bakar, kıyamet ondan kopar.

Belgisiz zamirlerin de sıfatlardan ayırt edilme yolu bütün zamirlerde (özellikle işaret zamirlerinde) olduğu gibidir. Zaten belgisiz zamirler ek almış oldukları için sıfat olarak kullanılamaz.

Belgisiz zamirler isim tamlamasında hem tamlayan hem de tamlanan olabilir:

Öğrencilerin çoğu

Çoğunun velisi

 

5. Soru zamirleri

Soru yoluyla isimlerin yerini tutan zamirlerdir. Cümledeki soru anlamı soru zamirleriyle de sağlanır.

"ne, kim, hangisi, nere, kaçı"

Yanında ne getireceksin?

Bunları sana kim söyledi.

Soru zamirleri cümleye soru anlamı katar, ama bazı durumlarda soru cümlesi yapmaz.

Kimin geldiğini bilemem. (“kimin” soru zamiri ancak cümle, soru cümlesi değil)

Hangisi sizinle geldi?

Soru zamirleri hâl eklerini alabilir.

Buraya nereden geldiniz?

Nereden gelip nereye gidiyoruz?

Burada kimi bekliyorsun?

Soru zamirleri isim tamlamasında tamlayan da tamlanan da olabilir.

Kimin yanında bozuk para var?

Bu da neyin nesi?

EK HALİNDEKİ ZAMİRLER

1. İlgi zamiri "-ki": İsmin yerini tutan “ki”dir.

Belirtili isim tamlamasında tamlananın yerine kullanılır.

Tamlayan eklerinin üzerine gelir.

Ek hâlindeki zamirdir. "-ki"

Eklendiği kelimeye bitişik yazılır ve bir ismin (tamlananın) yerini tutar.

benim kalemim > benimki

onun saçı > onunki

Ali'nin puanına nazaran Hakan'ınki daha yüksek.

 

2. İyelik zamiri

Ek halindeki diğer zamirdir. İyelik ekidir. İsim tamlamasında tamlanandaki eklerdir.

kitab-ım, kitab-ın, kitab-ı, kitab-ımız, kitab-ınız, kitap-ları

ev-im, ev- in, ev- i, ev-imiz, ev-iniz, ev-leri

 

YAPI BAKIMINDAN ZAMİRLER

1. Basit Zamirler: Kök hâlindeki zamirlerdir:

Ben, sen, o, biz, siz, onlar, bu, şu, o, bunlar, şunlar, onlar, hepsi, çoğu, birisi, hangisi, kaçı, bazısı...

2. Birleşik Zamirler: Birden fazla kelimeden oluşan zamirlerdir.

Hiçbiri, birtakımı, öbürü...

3. Öbekleşmiş Zamirler: Birden fazla kelimenin değişik yollarla öbekleşerek oluşturdukları zamirlerdir.

Öteki beriki, falan filân, şundan bundan, herhangi biri, ne kadarı...

 "ZARF" KONU ANLATIMI İÇİN TIKLAYINIZ!!!

 


Yorumlar - Yorum Yaz
İSLAMİ DÖNEM İLK DİL VE EDEBİYAT ÜRÜNLERİ
TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ